Çok Yemek Yemenin Sebepleri ve Başa Çıkma Yolları

Hepimiz yiyeceklerle besleniyoruz, gelişip büyüyor ve hayatımıza devam edebilmek için gereken besinleri alıyoruz. Fakat neden normal öğünleri atlattıktan sonra, evde ya da işte ya da okulda cezbedici sağlıksız ve kalorili şeyler ilgimizi çekiyor.

Güzel görüntüsü, lezzeti ve kokusuyla aklımızı başımızdan alan yiyecekler dengemizi bozar. Vazgeçemediğimiz bu alışkanlığımızın 3 temel nedeni vardır. 1.yeterince uykunuzu alamamak. Uyku saatini fazla kaçırırsanız ruhsal bulanıklıklar oluşmaya başlar.

Bu durum metabolik değişimleri tetikler, kilo almaya yol açar. Yemeden önce gözlerinizi bir süre kapatın. Bu 2 hormonu etkilemeyi sağlar, bu iştahı ve tokluk hissini ön plana çıkararak fazla yemeyi engeller. 2.stres altında kalmak.

Stres altında kalmak vücuttaki hormonların yüksek dozda çalışmasını sağlar. Kortizol hormonu gibi. Bu hormon açlığı ya da iştahı yükseltebilir. Kortizol ve insülin hormonları seçimlerimizin yönünü değiştirebilir, kalorili ve lezzetli yiyeceklere yöneltebilir.

Yaşamın baskısının sizi durdurmasına izin vermeyin. Stresten arının. 3.kafanızda yağlı yiyecekler var. bol miktarda yağ, şeker ve tuz içeren besinler aklımızdan çıkmıyor. Ekstra enerji kazanıyoruz ve buna hiç gerek yok. Favori yiyeceğinizi yemekten kaçının. Başka bir iş bulun ve ona odaklanarak kendinize onu unutturun.

Gıdaların Kalori Düzeyleri - Yiyecek Önerileri

Kalori diyet planları ve doğru beslenme için önerilen gıdalar son yıllarda yanlış bildirilmektedir.
Bu makalede gerçeklerle yüzleşeceksiniz. Günlük kalori alma miktarı %16 seviyesinde olmalıdır. Günümüzde erkekler 2500 kalori alırken kadınlar 2000 kalori almaktadır.
Fakat yediğimizden fazla egzersiz yapmamız gerekmektedir. Aksi halde tüm kalori vücutta kalır ve atılamayan yağlar obeziteye kadar gidebilir.
Beraberinde kalp hastalıkları, kolesterol gibi sorunları da getirir. Günde fazladan bir hamburger yediğimizde 400 kalori birden almış oluruz. Düzenli bir diyet listesi ve ardından egzersizle her şeyi yola sokmak mümkün.

Bazı yiyeceklerin kalori düzeyleri şu şekildedir.
(100 grama göre)
Yoğurt-100
Süt-70
Beyaz peynir-300
Kaºar peyniri-400
Yumurta(1 adet)-80
Biftek-280
Tavuk-132
Salam-450
Somon-170
1 dilim ekmek-100
1 dilim kepek ekmek-60
Haºlanmış makarna-85
Haºlanmış pirinç-125
Taze fasulye-90
Karnabahar-32
Ispanak-26
Badem-600
Ceviz-550
Ayçiçeği-560
Kiraz-40
Üzüm-57
Çilek-26
Bu gibi kalori listelerini dolabınıza asın ve dolabı açmadan önce bunu okuyup 2 kere düşünün. Gerçekten de o pastayı yemek istiyor musunuz, oysa ki bir elma ya da biraz kiraz yiyerek te tatlı ihtiyacınızı karşılayabilirsiniz.

Kolesterol Tedavisi ve Kolesterol Diyeti

Doktorunuz size kolesterol sorununuz var dediği anda ilaç tedavisine başlamak aşırı tehlikeli, dikkat edin ! Yazıda okuyacağınız diyet programı kolestrolünüzü kontrol altına almanızı sağlayacak profesyonellikte !

Genellikle insanlar kolestrolün kalp ve damar hastalarında çıkan bi’ sorun olduğunu düşünsede, kilo problemi olanlar, alkol ve sigara kullananlar, şeker ve tansiyon hastası olanlarda kolesterol şikâyetiyle karşılaşabilir.

Kimler kolesterol ilacı kullanmalı?

Kalp krizi geçirmiş insanlar, geçici beyin atağı, felç, kalp damarlarında kolesterol sebebiyle daralma olan kişiler, stend takılı veya daha önce stend takılmış hastalar, bypass ameliyatı geçirenler, yakın ailesinde kalp krizi geçiren ve diyabetli kişilerin çok olduğu bir ailenin ferdi olanlar ciddi risk grubuna girdiği için kolesterol ilacı kullanabilir.

Kolesterol insana neler yapar?

• Gözaltında oluşan siyah halkalar
• Ağızda acı tat
• Bas ağrısı ve basta ağırlık hissi
• Görmede bulanıklık
• Baş dönmesi
• Hazımsızlık ve iştahsızlık
• Yorgunluk ve stres
• Uykusuzluk
• Sol kolda ve kalp üzerinde hissedilen ağrılar

Kolesterolü Dengeleyen Beslenme

Beslenme şeklinin değiştirilmesi ve uygun bir beslenme planıyla kolesterol sorunundan kurtulabilirsiniz. Doymuş yağlar ve trans yağlardan uzak durulmalı. Düşük yağ oranlarıyla beslenmek kolesterolü dengeler. Zeytinyağı, omega–3 bulunan balık, ceviz ve sebzeler, elma, yulaf gibi tahıllar, süt ve süt ürünleri, sarımsak… Gibi besinler kolesterolü normal değerlere çekiyor.

Kolesterol ilaçları sanıldığı gibi büyük yan etkilere sahip olan ilaçlar değildir. Fakat riskli durumlar hariç, kolesterol ilaçsızda tedavi edilebilir.

Selenyum İçeren Gıdalar ve Kalp Hastalığı

Selenyum içeren gıdalar, kolesterol ve kalp hastalığı riski taşıyor mu, diyette önerilen bu gıdaya ne kadar güvenmeliyiz?
Mineraller kandaki kolesterol düzeyini yüzde 10 artırabilir. Yüksek kolesterol de arter daralmasına, krize ve felçe yol açabilir.

Selenyum, vücut bağışıklık sistemi, tiroid fonksiyonu ve üreme için önemli rollere sahiptir. Ayrıca vücudun antioksidan savunma sisteminin bir parçası, zararlı moleküllerden hücre ve dokuları koruduğu da bilinir.
Bazı kanıtlar selenyumun, anti-kanser özelliklerine özellikle prostat kanseri başta olmak üzere sahip olduğu hakkındadır. Önerilen günlük alım miktarı erkek için 60 mg, kadın için 75 mgdır. Selenyumun doz aşımında ise ortaya ciddi sorunlar çıkmaktadır.
Aslında alınması belli miktarda gereken bu element, doz aşımında şu sorunlara yol açar. Cilt, saç ve tırnak kaybı, kolesterol hastalığı, kalp hastalığına yol açar. Gerektiği kadar alındığında hiç bir sorun yaratmamaktadır.
Selenyum içeren gıdalar:
Brezilya kestanesi, kümes hayvanları, deniz ürünleri ve et gibi gıdalarda yer alır. Soğan, sarımsak, kırmızı biber de selenyum bulunan yiyeceklerarasındadır. Yulaf ve esmer pirinç de önemli miktarda sağlayabilir.

Kandaki Şeker Seviyesi ve Kontrol Yöntemleri

Yüksek kan şekeri, şeker hastalığı gibi çeşitli ciddi hastalıklara yol açabilir. Kandaki şeker seviyesini belirlemek, düzenli kontrol ile olur, sağlık için gereklidir.

Öncelikle artıran kaynağı tespit etmek ve bir daha onu kullanmamak ilk şarttır.

Genellikle tüketilen gıda glikoza dönüştürülür. Kana karışarak tüm vücuda yayılır. Vücuttaki glikoz düzeyini koruyamazsak enerji salgılar ve pankreas üzerinde aşırı insülin üretilir.

Kan şekeri seviyesini düşük tutmak ve riskleri ortadan kaldırmak için 5 ipucu şöyledir.

Dengeli Beslenme. Bu seviye en etkili bir diyet ile kontrol altında tutulur. Yulaf ezmesi, soya fasülyesi, bezelye, yer fıstığı sınırlanmalı, bol sebze ve meyve alınmalıdır.
Egzersizler. Ağır egzersizle olumsuz sonuç verirken, kandaki şeker seviyesini normal seviyede tutmak için yürüyüş ve hafif sporlar yeterli olacaktır.

Diyabetik vitamin ve takviyeler. diyabetik şeker seviyesi çoğunlukla çinko veya krom eksikliği nedeniyle bozulur. Tavuk, sardalye ve tarçında bolca çinko bulunur. Fazla alındığında seviyeyi düşürür. Normal alınmalıdır.

Su ve diğer içecekler. Bol su, kafeinsiz kahve, kırmızı şarap, yeşil çay içmek kandaki şeker seviyesini en iyi şekilde düzenleyen kaynaklarıdır.
Düzenli uyku. Vücuda glikozu etkili bir şekilde işlemeye yardımcı olur.

Diyette Yumurtanın Önemi - Yumurta Diyette Neden En Önemli Gıdadır

Yumurta, en popüler ve besleyici gıda olmasıyla bilinir, kahvaltıda, öğle yemeğinde ve akşam yemeğinde yenilebilir. Her zaman yiyebiliriz. Sarı ve beyaz kısımlardan oluşur ve sarı kısmı yağ kombinasyonunu beyaz kısmı ise proteini içerir.

Fakat gerçekte yumurtalar, yalnızca bu iki kısımdan oluşmamaktadır. Protein ve yağ dışında, A, D, E, B1, B2, B6, B12 vitaminlerini de içerir. Demir, çinko, kalsiyum, iyot, selenyum içerir. Çocukların gelişimi için çok önemli bir besindir.

Yetişkinler için de faydalıdır fakat fazlası kolesterol düşmanıdır. Bu vitaminlerin yararlarını yumurtadan direkt olarak alabiliriz. A vitamini cilt ve vücut gelişiminde faydalıdır. B1 vitamini protein ve yağdan enerji üretir.

B6 vitamini protein metabolizmasını destekler. B12 sinir dokularını ve kan hücrelerini düzene sokar. Vücudun en iyi ihtiyacını D vitamini karşılar. Kalsiyum emilim oranını artırarak kemik kuvvetlendirmeye yardımcı olur.

Demir, kırmızı kan hücreleri yapımında gereklidir, vücudun bağışıklık sistemini güçlendirmeye yardımcı olur ve hastalıklara karşı savaşır. Çinko iyi bir enzim dengesidir.

Cinsel olgunlaşmada gereklidir. Kalsiyum müthiş bir kemik ve diş kuvvetlendiricidir. Kadın ve çocuk gelişiminde kalsiyumun önemi büyüktür. İyot, tiroid problemlerinde önemlidir. Tiroid hormonlarını kontrol eder. Selenyum ise hücreleri korur.

SAĞLIK İÇİN 12 MUCİZE BESİN

Bazı besinlerin, besin değeri ve sağlığımıza kattıkları, bilimsel olarak da kanıtlanmış ve tüm dünya tarafından kabul görmüştür. Bu yazımızda, 12 mucize besinden bahsetmek istiyoruz sizlere. Bu besinler, deyim yerindeyse, cana can katan türden…
YEŞİL ÇAY : Mesane, kolon, nefes borusu, pankreas, rektum ve mide kanserlerine yakalanma riskini azaltır. Kilo kontrolünü kolaylaştırır.
NAR : Antiokidanlar bakımından zengindir. Kan basıncını dengeler, damarları korur ve tümörlerin büyümesini engeller.
ELMA : kciğer kanseri, astım ve diyabete karşı korur. Kemik güçlendiren K vitamini içerir. Yemeklerden 30 dakika önce tüketildiğinde iştahı bastırmaya yardımcı olur.
BROKOLİ : Tüm kanser risklerini azaltır. Mineral ve vitamin oranları çok yüksektir. Ayrıca vücudu toksinlerden arındıran kimyasallara sahiptir.
YUMURTA : Doğanın en kusursuz yiyeceği olarak tanımlanıyor. Protein bakımından zengin ama kalorisi düşük. Beyni korur ve göz sağlığını güçlendirir.
KIRIZI ET : İşlemden geçirilmemiş kırmızı et, omega-3 bakımından zengindir. Makul miktarda tüketildiğinde kanserden korur. Protein ve B12 vitamini kaynağı.
FINDIK-FISTIK : Haftada 5 kez tüketmek kalp krizi ve kalp hastalığı riskini yüzde 30-50 arasında azaltıyor. Her gün için 25 gramlık, badem, ceviz, fıstık, fındık yeterli.
SÜT : in, mineral ve yararlı bakteriler bakımından zengin olan süt, kanserle savaşan CLA asidini de içerir.
SOMON : En iyi anti-aging gıdası. Omega-3 beyni ve kalbi korur. Ruh halini dengeler ve kan şekerini düzenler.
FASULYE : Kiloyu dengeler, kan şekerini düzenler. Kolon kanseri ve kalp hastalığından korur. Günlük tavsiye edilen lif miktarı 25-38 gram. Bir fincan fasulye ise 11-17 gram lif içerir.
YABAN MERSİNİ : Kanserden koruyan antioksidanlar içerir ve hafızayı güçlü kılar. Lif bakımından zengindir.
SOĞAN-SARIMSAK : Mide, prostat, yemek borusu kanserlerine karşı korur. Kalp hastalığı riskini yüzde 20 azaltır.
Görüldüğü üzere, çoğu bildiğimiz ve mutfaklarımızdan eksik etmediğimiz şeyler.

Lahana Çorbası Diyeti

Lahana Çorbası Diyeti…

* Lahana çorbası olarak da bilinen lahana diyeti, sebze çorbalı bir yemektir.
* İçinde lahana, kereviz soğan, domates, enginar, patlıcan, havuç, kabak, maydanoz gibi sebzeler vardır.
* Bu harika lahana diyeti 1 haftada 8 kilo verdirebiliyor.
* Lahana diyeti uzmanlar tarafından vücuda kısa sürede kilo verdirmesi nedeni ile pek önerilmiyor.
* Ancak kilo verme ihtiyacı olan bayanlar içinse vazgeçilmez bir seçenek gibi gözüküyor.
* Lahana Diyeti ile ilgili bilinmesi gerekenler
* Öncelik bir diyet uygularken genel diyet kurallarına da uymanız gerekir.
* Lahana diyeti ne çok fazla nede çok az yapılmalıdır. Tam olarak verim almak için diyetin programında neler yazıyorsa uyulmalıdır.
* Eğer diyet yapmanıza engel olabilecek sağlık problemleriniz varsa çok bilgili olsanız dahi bir doktora danışmadan lahana diyeti programını uygulamayın.
* Yukarıda da yazdığımız gibi lahana diyeti çok hızlı kilo verdirdiğinden uzmanlar tarafından pek fazla önerilmiyor.
* Lahana diyeti uygulanırken mutlaka az yorumları ve fazla su içmelisiniz.
* Yalnız fazla su içerken dikkat edin. Bir insanın ve sizin vücudunuzun sağlık durumuna göre olacak günlük ihtiyacı kadar su alın.

Malzemeler:
kereviz, 6 adet soğan, biber, lahana, patlıcan, domates, enginar, kabak, maydanoz, havuç ve az tuz

Yapılışı:
Sebzeleri küçük doğrayın.
Üzerine çorba olacak şekilde su ilave edin.
Düdüklü tencerede pişirin.
Dilerseniz blender’da ezin ve krema kıvamına getirin.

Lahana Diyeti Programı

Lahana Diyeti 1. gün
Gün içerisinde dilediğiniz kadar meyve yiyebilir ve çorba içebilirsiniz. Ancak muz tüketmeyin.

Lahana Diyeti 2 gün
2. Gün dilediğiniz kadar meyve yiyebilir ve çorba içebilirsiniz. Ancak baklagillerden tüketmeyin.

Lahana Diyeti 3 gün
3. gün dilediğiniz kadar sebze, meyve ve çorba tüketebilirsiniz.

Lahana Diyeti 4. gün
4 bardak süt, 5 adet muz ve çorba

Lahana Diyeti 5. gün
Kırmızı et 300 gr., 6 adet domates ve çorba

Lahana Diyeti 6. gün
Dilediğiniz kadar yağsız kırmızı et ve çorba

Lahana Diyeti 7. gün
Dilediğiniz kadar meyve suyu, esmer pirinç, sebze ve çorba.

Radyoaktif Maddeler ve Sağlığa Zararları

Radyoaktif denilen bazı cisimlerin kendiliklerinden bir parçalanma sonucu fotoğraf plaklarına etki eden, gazları iyonlaştırıp elektriğe karşı iletken kılan ve daha bazı olaylara sebep olan çeşitli radyasyonlar yayabilme özelliğidir.

Atom çekirdeklerinin bir dış etki olmaksızın kendiliklerinden ışıma yapmalarına ve bu tür ışıma yapan atomlara da radyoaktif atom adı verilir. Radyoaktif atomların çekirdekleri kararsızdır. Radyoaktif ışınlar canlı hücrelerine etki ederler.

Başta kanser olmak üzere birçok hastalığa sebep olurlar. Nesiller boyu kalıtsal bozukluklar meydana getirebilir. Şimdi bu bozunma türlerini sırasıyla inceleyelim. Düşük seviyeli radyasyonun tek belirgin sağlıksal etkisi sonraki kuşaklarda görülen genetik sakatlıklara sebep olmasıdır.

Genellikle genetik bozukluklar olarak adlandırılan bu sakatlıklar, renk körlüğünden, mongolizm gibi ciddi hastalıklara kadar çeşitlilik gösterir. Bazı kişiler, radyasyonun iki başlı çocukların doğmasına; insan altı ya da insanüstü canavarların ortaya çımasına neden olacağına inanırlar.

Durum kesinlikle bu değildir; çünkü insanlık daima doğal radyasyona maruz kalmış olmasına karşın, hiçbir zaman bu tür vakalar görülmemiştir. Bazı kişiler de radyasyon kaynaklı genetik etkilerin insan soyunu yok edeceğine inanırlar.

Ancak bu da yanlıştır. Yani radyasyonun yol açacağı herhangi bir kötü özellik, sonuçta yok olacaktır. Nükleer endüstrinin genetik etkileri, ancak insanın doğal kaynaklardan aldığı radyasyondan sadece yüzde bir kadar daha fazla radyasyon etkilenimine yol açtığı hatırlandığında en iyi şekilde anlaşılabilir.

Doğal radyasyonun da, normal olarak karşılaşılan genetik bozukların sadece %3’ünden sorumlu olduğu düşünülmektedir.

Sağlıklı Yaşam İçin 501 Öneri

Diyeti genel beslenme alışkanlığınız haline getirin
Diyet ’kilo vermek istediğinizde yedikleriniz’ değil, ’genel olarak beslenme alışkanlıklarınızın tümü’ anlamına gelir. Sizin için en iyi diyet, tüm yaşamınız boyunca sürdürülebilir olandır. Dolayısıyla ’diyet yapıyorum’ veya ’diyetim sona erdiğinde’ gibi cümleleri asla söylemeyin. Çünkü diyet bir ray üzerinde ileri geri giden bir tren değildir; sağlıklı yaşama doğru yapılan tek yönlü bir gezidir.

Dengeli beslenme en önemli kural
Dengeli bir beslenme çok çeşitli gıdaları kapsamalıdır: bol bol meyve, sebze, ayrıca kepek ekmeği ve tam tahıllı kahvaltılık gevrekler gibi nişastalı gıdalar; et, balık ve mercimek gibi yağsız proteinli gıdalar; az yağlı süt ürünleri… Midenizde arada bir kaçamak yapacak kadar da yer bırakmalısınız. İyi ve kötü gıda diye bir şey olmadığını unutmayın. Her şey bir denge tutturmak ve makul olmakla ilintilidir.

Mutfak dolabına sağlıklı düzen
Mutfak dolabınızın içinde neler bulunduğunu inceleyin ve sağlıklı beslenmeye ters düşecek her şeyi ortadan kaldırın. Ağzınızı sulandıran bisküvi, cips, pasta ve tatlıları ortadan kaldırın. Sonra bunların yerine sağlıklı yiyecekler yerleştirin. Ama unutmayın, mutfak dolabınızdan abur cuburları temizlemiş olmanız bu tür yiyecekleri bir daha asla yemeyeceğiniz anlamına gelmez. Yeter ki iradenizi kullanın.

Liste hazırlayın, haftalık alışveriş yapın
Her gün azar azar alışveriş yapmak yerine, büyük bir marketten haftalık veya on beş günlük alışveriş yapın. Bu, çok daha ekonomik olmanın yanısıra, alışverişe önceden hazırladığınız bir listeyle gitmek, sağlıksız yiyeceklerden uzak durmanızı kolaylaştıracaktır. Ayrıca sizi baştan çıkaracağını bildiğiniz şeyleri satın almayın. Marketin şekerleme bölümlerinden uzak durun; cips, kola, çikolata gibi şeylere kolayca ulaşmanızı sağlayacak bölümlerin yanından geçmeyin.

Ufak notlar alın
Yoldan çıkmanızı engelleyecek ufak notlar yazıp evin çeşitli yerlerine yapıştırın. Bu tür notlar sizi egzersiz yapmanız konusunda cesaretlendirecek, kilo verme nedenleriniz hakkında size hatırlatmalarda bulunacaktır. Ayrıca unutmayın ki, birşeyi başarmak, neden yaptığınızı bildiğiniz takdirde daha kolaydır. Dolayısıyla bu konuda neden başarılı olmak istediğinizi bir kağıda yazın; bu hedefleri kendinize hatırlatmak, sizi daha çok motive edecektir.

Karşılaşabileceğiniz engelleri listeleyin
Hedeflerinizi belirledikten sonra, bu yolda karşınıza çıkabilecek engellerin bir listesini kağıda yazın. Bu engellerin üstesinden nasıl geleceğinizi belirleyip bunları da yazıya dökün. Örneğin; kilo almanızda dışarıdan satın aldığınız hazır yiyeceklerin katkısı olduğunu düşünüyorsanız, ne yiyeceğinizi haftalık olarak planlayın, böylece hazır yemek sipariş etmenin cazibesine kapılmamış olursunuz.

Sorunlu dönemlere dikkat, pes etmek yok!
Kilo vermeye çalışırken ilerleme kaydedilemeyen dönemlerle karşılaşmak sık rastlanan bir durumdur. Bu dönemlerde kilonuz yerinden bir gram dahi oynamaz. Bu insanı hayal kırıklığına uğratan, cesaret kırıcı bir durumdur. Ama vücudunuzun yeni kilosuna alışmaya çalıştığını gösteren bir işaret de olabilir. Bu nedenle vazgeçmeyin! Diyet ve egzersiz yapmaya devam edin, bir süre sonra yine kilo verme düzenine gireceksiniz.

Alzheimer Hastalarına Yararlı Besinler

Her bitkinin kökleri kendine özgü bir yapıya sahiptir. Köklerin içerdiği bazı maddeler, o bitkinin yapraklarının, saplarının ve hatta çiçeklerinin içerdiği etkin maddeleri bulmamızda anahtar vazifesi görür.

Havucun köklerinde asetilkolin maddesi bulunmaktadır. Asetilkolin beyin hücrelerinde bulunan bir maddedir. Bu maddeye nöro aktarıcı da denilmektedir.

Asetilkolin seviyesinin, Alzheimer hastalarında düşük olduğu bir çok klinik deneyler ile ortaya konmuştur. Havuç, sinir sistemi ile ilgili olarak doğrudan etkili bir çok değişik etkin madde içermektedir.

Özellikle seksüel hormonlar doğrudan sinir sisteminin kontrolünde olan hormonlardır. İleri yaşlarda algılama gücü giderek zayıflar. TSHS kürü (taze sıkılmış havuç suyu) aynı zamanda algılama gücünü mükemmel bir şekilde artırır.

TSHS kürünü uygulayanlar aynı zamanda da algılama güçlerinin artığını hissedebileceklerdir. Alzheimer hastalığına karşı taze sıkılmış havuç suyu kürünün önleyici etkisi çok çok yüksektir. TSHS, Alzheimer hastalığına karşı çok yönlü olarak etkisini gösterir.

Önleyici gücünün arkasında yatan etkenlerden bir tanesi frataxin proteininin artışını sağlamasıdır. Başlangıç aşamasındaki bir Alzheimer hastasının TSHS kürü ile tamamen sağlığına kavuşması mümkündür.


Vejeteryanlar İçin Yiyecek Önerileri

Bilindiği gibi vejetaryenler kırmızı ve beyaz et yemez, hiçbir hayvan ürününü tüketmez. Sebze ağırlıklı beslenirler. Bu durumda sağlıklı ve lezzetli öneri vermek bize düşer. Fıstık ve somon protein ve yağ ihtiyacını karşılar.

Şekersiz krema karbonhidrat için uygundur. Badem ve ayçekirdeği de bir seçenektir. Yeşillikler, sebze ve salatalar zeytinyağı, keten tohumu yağı takviyesi ile alındığında tam olarak ihtiyacı karşılamış olur. Düşük karbonhidratlı bir mayonez ile de alınabilir.

Vücuttaki metabolizmayı desteklemek ve oksijen kullanımını sağlamak için keten tohumu yağı günde 15 gram almak şarttır. Zeytinyağı da 16 gram alınarak kötü kolesterolü düşürmeye yardımcıdır.

Vejeteryanlerin tüketeceği gıdalar genelde şöyledir

Hellim peynirli salata, sebze çorbası, peynirli ya da sebzeli börek, buğday salatası, közlenmiş patlıcan, zeytinyağlı bezelye, yeşil mercimek, makarna, cevizli gözleme, enginar dolması şeklindedir.

Bitter Çikolata İle Stresi Yenin

İsviçre’deki Nestle araştırma merkezinin araştırmasına göre, 2 hafta boyunca siyah çikolata yiyenlerin vücutlarında stres hormonları azalmıştır ve metabolizmayı etkilemiştir. Kan ve idrar testi ile desteklenen çalışmadaki kişiler anksiyete bozukluğu olan hastalardı ve %74 değişim etkisi elde edilmiştir.

Yüksek anksiyete grubunda, çikolata yeme, stres ve hormon seviyelerini düşürmüştür. Bitter çikolatada %60 oranında daha fazla kako bulunduğundan tercih edilir. Diğer çikolatalarda etki daha az görülür.

Londra Avrupa Dermatoloji bilim adamları ve uzmanların yaptığı araştırmaya göre, her gün yenen bitter çikolata, güneş ışınlarının sebep olduğu kırışıklıkları engelliyormuş. Araştırmaların bir diğer sonucuna göre de çikolata, deri kanseri riskini düşürüyormuş.

Ancak tüm yararları sağlayan yüksek flavanol içeren bitter çikolata olması gerekiyor. Ancak en iyi koruyucu etkinin günde ortalama 6,7 gram siyah çikolatayla olduğunu vurgulayan araştırmacılar, 6,7 gramın üzerine çıkıldığında koruyucu etkinin kaybolduğuna dikkat çekti.

Siyah çikolatanın içindeki kakao tanecikleri önemli oranda antioksidan içeriyor. Sütle karışınca bazı maddelerin emiliminin azalması nedeniyle sütlü çikolata siyah çikolatayla aynı koruyucu etkiyi göstermiyor.

Soğuk Algınlığı ve Gribe Karşı Koruyan 5 Besin

Havaların soğumasıyla birlikte dönemsel grip mevsimi başlar, bulaşıcı hastalık olduğundan iyi korunmak gerekir. Bunun için yararlı 5 besin öneriliyor. Bunlar, ıspanak, ay çekirdeği, kuzu eti, kırmızı biber ve mantar. Grip olabilecek risk taşıyan kişiler kendilerini korumalıdır.

Tedavi merkezleri çok önemli tavsiyeler ve bilgiler vermektedir. Ellerin iyice ve sık sık yıkanması, insanlarla mesafeli durulması, tokalaşmamak, öpüşmemek gibi. Bağışıklık sisteminizin görevi vücudu, bakteriyel veya viral enfeksiyonlara karşı korumaktır.

Bağışıklık sistemi vücudu 3 değişik yöntemle korumaktadır: bakteri ve virüslerin vücuda ve cilde girmesini önleyecek şekilde bir bariyer oluşturur. Bakteri ya da virüs vücuda girdiyse, onu yerleşmeden ve çoğalmadan algılar ve uzaklaştırır.

Eğer bakteri ya da virüs yerleşmiş ve sorunlara yol açmaya başlamışsa bağışıklık sisteminiz onu çıkarmaya çalışır. Bağışıklık sistemini güçlendirmek her daim korumak gerekir. Bunun için de iyi beslenmeliyiz.

Fakat geçici moda diyetler ya da kötü bir beslenme hastalıklara davetiye çıkaracaktır. Sağlıklı ve az kalorili sebze ve meyve tüketmeliyiz. Bağışıklık sisteminin A, C, E vitaminlerine, çinko ve selenyuma ihtiyacı vardır.

Ispanak çok besleyicidir. %377 A vitamini, %30 C vitamini, %20 E vitamini ihtiyacınızı karşılar. Ay çekirdeği %90 E vitamini ve 200 kalori karşılar. Diğer saydıklarımız ise selenyum ve çinko ihtiyacını karşılar.

Proteinlerin Hayatımızdaki Yeri ve Önemi

Proteinler vücudumuzdaki her hücrenin bir parçasını oluştururlar. Vücudu canlı ve sağlıklı tutmak için birçok farklı görevi ve işlevi vardır. Kanıtlanan verilere göre, protein, kas, kemik, deri, hücre, tendomlar, göz, saç ve diğer dokuların onarımında rol alır.

Enzimlerin çalışması, metabolizma, sindirim ve diğer önemli süreçler için gereken hormonu sağlamaktadır.

Vücutta enfeksiyon oluştuğunda, hastalıkla mücadele etmek ve bağışıklık kazanmak için, antikor oluşmasına yardımcı olmaktadır.

Protein miktarını artırmalıyız. Vücutta enerji depolamak için proteinli gıdalar tüketilmelidir. Vücudun farklı proteinlere farklı işlevler için ihtiyacı vardır. Yaklaşık 20 adet amino asit proteinin yapı taşını oluşturur. Bunlardan 9’u temel amino asitlerdir.

Temel olanları vücut üretir, dışarıdan almaya gerek yoktur. Genelde protein, kırmızı ve beyaz ette, tavuk, balık gibi, süt ve süt ürünlerinde bulunur.

Pişmiş etteki protein miktarı %15 ila %40 arasındadır. Daha sonra, baklagiller, fasülye, bezelye ve fıstıkta çok protein miktarı çoktur.

Eksik proteinlerin tamamlayıcısıdırlar. Geri kalan protein grubunu da meyve ve sebzeler, bitkisel ürünler, tahıllar ve fındıktan alabilirsiniz. Her öğünde bunlar yenmek zorunda değildir fakat, bu temel gıdaların kombinasyonunu öğünlere yayabilmeliyiz.

Et ve süt ürünlerini az yağlı hatta yağsız seçmeye özen gösterin ki, sindirimi kolay olsun ve az kalori versin. Proteinlerin yapabileceği kalori en fazla %10 %15 tir. Vücuttaki amino asitler parçalanır ve yenilerine dönüşür.

Protein akışı gerçekleşir. Diyet yapanlar için protein diyetleri mevcuttur. Fakat eti kimse fazla kaçırmamalıdır. Uzun vadede protein diyeti yapılamaz aksi halde ağır hastalıklara yol açabilir.

Ne Kadar Şeker Tüketiyoruz ?

yapılan bir araştırmaya göre günlük şeker tüketimi %17 civarındadır. Bu orana meyve ve doğal şeker barındıran diğer besinler dahil değildir.

Günlük kalori alımımızın %17-%20 civarını şeker oluşturmaktadır. Bazen çikolata yediğimizde bu oran artmaktadır. Etnik yapı, gelir düzeyi ve eğitim düzeyine göre şeker alımı sınıflandırılmıştır ve işte sonuçlar.

Eğitim seviyesi ve ailenin gelir seviyesi yüksek olanlar az miktarda şeker tüketmektedirler. Doğu amerikalılar ve fakir ülkeler en az seviyede şeker tüketmektedirler. Siyahlar en fazla şekeri tüketmektedirler.

Şekeri tanımak için şu terimlere bir göz atalım

Kahverengi şeker, tatlandırıcı, şurup, fruktoz, glikoz, meyve suyu konsantresi, glukoz, yüksek fruktoz şurubu, bal, laktoz, maltoz, şeker kamışı, sukroz, saf şeker.

Şu besinlerde bolca şeker bulunur

Soft içecekler, kek, pasta, çörek, kurabiye, şekerleme, bisküvi, meyve suları, sütlü tatlılar ve sütlü ürünler, dondurma, şekerli yoğurt, şekerli süt gibi.

Şeker kamışının bünyesinde yaklaşık olarak % 12 - 16 şeker bulunur.

Şeker, yüzyıllardan beri insanların önemli gıda maddelerinden birisi olmuştur. Bu tatlandırıcıların başlıca kullanım alanları; şekerlemeler, şekerli ve unlu ürünler, dondurma, helva, reçel, marmelat, alkollü ve alkolsüz içeceklerdir.

Sultanın közlenmiş biber salatası Tarifi

Malzemeler
1 kavanoz közlenmiş biber

1 adet irice salatalık

1 paket labne peyniri

Yarım bardak iri kıyılmış ceviz içi

2-3 diş sarımsak

Yarım demet ince kıyılmış dereotu

3 çorba kaşığı tepeleme süzme yoğurt

Tuz,biber

Tarif
Suyu süzülmüş közlenmiş biberler önce uzunlamasına şeritler halinde kesilir sonra bunlar yarım santim büyüklüğünde enine kesilir.

Aynı şekilde salatalık(hıyar) da küçük parçalara ayrılır.Suları süzüldükten sonra ceviz, labne peyniri, süzme yoğurt, sarımsak,dereotu, tuz ve biber karıştırılarak bir süre buzdolabında bekletilip servis yapılır.

Bize bu tarifi İstanbul dan yollayan Sultan hanıma teşekkür ederiz.

Handenin bahar salatası Tarifi

Malzemeler
4 kişilik

250 gr. mantar

4 adet közlenmiş yeşil biber

1 su bardağı haşlanmış mısır

2 adet kornişon salatalık turşusu

15-20 adet yeşil zeytin

1 tutam maydanoz

1 tutam dereotu

Limon

Zeytinyağı

Tuz

Pulbiber

Tarif
Mantarları ayıklayıp yıkayalım.Tuzlu ve limonlu suda 6-7 dakika haşlayalım.Çıkartıp süzelim.

Her mantarı büyüklüğüne göre 2-3 e bölelim.Mantarları salata kasesi içine alalım.Zeytnilerin çekirdeklerini çıkartıp ince ince doğrayalım.

Kornişon salatalık turşusunu ince zar halinde doğrayalım.

Közlenmiş biberlerin kabuklarını soyup ince ince keselim.

Haşlanmış mısır ,ince kıyılmış dereotu ve maydanozumuzu ekleyelim.

En son tuz,limon ve zeytinyağını da ilave edip servis yapalım.Afiyet olsun.

Bize bu tarifi Eskişehir den yollayan Ramazan beye teşekkür ederiz.

Handenin özel ezme salatası Tarifi

Malzemeler
4 kişilik

4 adet iri bot domates

1 adet iri soğan

3 adet sivri biber

1 tutam maydanoz

3 yemek kaşığı nar ekşisi

Yarım limonun suyu

4 yemek kaşığı zeytinyağ

1 tatlı kaşığı sumak

1 yemek kaşığı pul biber

1 tutam kimyon

Tuz

Handenin özel ezme salatası Tarifi
Tarif
Domates ve soğann kabuğunu soyup tahta da iyice kıyalım.Adeta ezelim.

Biberlerinde çekirdeklerini çıkarıp ince kıyaım.Maydanozuda ince kıyıp baharatlarımızı ve zeytinyağı,nar ekşisi ve limonu da ekliyelim.

Servis yapalım.Afiyet olsun.

Bize bu tarifi Eskişehir den yollayan Ramazan beye teşekkür ederiz.

Kozmik Maranki salatası Tarifi

Malzemeler
Mevsim sebzelerinden yapılmalı!

Mevsiminde olmayan sebzeler kesinlikle kullanılmamalıdır!

Tarif
Lahava, havuç, kırmızı, pancar, turp, ıspanak, kereviz kullanılır. Bıçak kullanmadan elinizle kopararak doğrayın.

Üzerine zeytinyagı, limon, nar ekşisi, soya sosu ve elma sirkesi(kilosu olanlar için, kolesterol için)

Sarımsak, zencefil rendelenebilir üzerine.